!!...SAADET KAPISI...!! |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Kur'an'da Kıyamet ve Ahiret |
|
|
|
Allahü teâlâ, Âdem aleyhisselâmı yaratınca, belini
kudretiyle mesh buyurduğu zaman, ondan iki avuç aldı.
Birisini sağ tarafından, diğerini ise sol tarafından aldı.
|
|
|
Bundan sonra, Allahü teâlâ, insanı hayatı boyunca, dünyada
durdurur.
|
|
|
Fâcirin, yâni kâfirin ruhu sert olarak şiddet ile alınır ve
yüzü Ebû Cehl karpuzu gibi olur. Melekler ona hitâben, (Ey
habîs olan ruh! Habîs olan cesetten çık der.
|
|
|
Fâcire, yâni kâfir olanlara Münker ve Nekîr melekleri (Men
Rabbüke) dedikleri vakit, (Lâ-edrî), yâni (Ben bilmem)der.
Onlar da, bilmedin ve hâtırlamadın derler.
|
|
|
Kabirde ölüler dört hâlde bulunur. Bazısı ökçesi üzere
oturur. Gözü dağılıp, bedeni şişip, cismi toprak oluncaya
kadar bu hâlde kalır. Sonra ruhu, dünya göğünden başka
melekût âlemini dolaşır.
|
|
|
Allahü teâlâ, Sûr üfürüldükten sonra, kıyâmetin kopmasını
murâd buyurduğu vakit, dağlar uçar, bulutlar gibi yürümeye
başlar. Denizlerin bazısı bazısına taşar
|
|
|
BU FASL, İKİ NEFHA ARASINDAKİ TEVAKKUFU BİLDİRMEKTEDİR
Birinci nefhada olan ölüm ikinci ölümdür.
|
|
|
Herkes kabri üzerine çıkıp, bazısı çıplak, bazısı siyah,
bazısı beyaz elbiseli, bazısı da nûr saçar bir hâlde oturur.
Her biri başlarını eğmiş olarak, ne yapacağını bilmiyerek,
bin sene kadar dururlar.
|
|
|
Allahü teâlâ meâlen buyurur ki, (Yâ Muhammed, başını
secdeden kaldır! Söyle, dinlenir.
|
|
|
Arasât meydanı)na (mevkıf) ve (mahşer yeri) de denir. Burada
bulunanların nasıl dâvet edileceklerini âlimlerimiz başka
başka söyledi.
|
|
|
Dünyada ve âhırette saadete kavuşmak için, (Ehl-i sünnet
îtikadı)nı öğrenip, îmanını buna göre düzeltmek, bundan
sonra, fıkh bilgisi öğrenip, onunla amel etmek ve cenâb-ı
Hakkın dostlarını, sevgili kullarını sevmek ve islâm dîninin
düşmanlarını tanıyıp, onlara aldanmamak lâzımdır.
|
|
|
Büyük islâm âlimi imam-ı Muhammed Gazâlî [450] hicrî
senesinde Tus şehrinde tevellüd etmiş, 505 [m. 1111]
senesinde, yine orada vefât etmiştir.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Bugün 24 ziyaretçi (30 klik) kişi burdaydı! |
|
|
|
|
|
|
|